top of page

Eş-Şeyh Es-Seyyid
Hacı Ömer Hüdai Baba Hz.
“Tasarrufum, mematımdan sonra
500 sene daha devam edecektir.”
Elazığ'ın MollaKendi nahiyesi Köğenk köyünde
1226 H. yılında dünyaya teşrif etmişlerdir.
Sevgili Peygamberimizin soyundan olup,
Çötekoğlu sülalesi olarak bilinmektedir.
Asker olarak genç yaşta Kır Serdarlığı'na kadar yükselir, sancağında
Hacı Ömer Paşa Şeyh Hüdai olarak yazmaktadır.
Vazifesi dolayısıyla gittiği Erzincan'da
Meşhur Nakşi halifelerinden Vehbi Hayati (Terzi Baba) nin
sohbetinde bulunur, instisap etmek ister.
O da halifelerinden Arapgir'li Ömer Baba'ya gitmesini tavsiye eder.
Arapgirli Ömer Baba'nın derslerine devam eder,
çok çetin imtihan ve riyazetlerden geçerek,
kendisine çok hizmetde bulunur.
Bir müddet meczubi bir halde dağlarda sahralarda
yalın ayak baş açık dolaşarak, açlığını da yerde biten nebatatları
yiyerek geçirir.
Bu zamanlarda kendisiyle ulvi ruh sahiplerinden birçoğu,
en fazla da Fatıma Zehra (ra) validemiz
"Ömer" diyerek çok ilgilenmiştir.
Arapgirli Ömer Baba Hz.leri sevgili müridinin bu hali üzerine
Urfalı Kadiri meşayihlerinden Dede Osman Avni Baba Hz.lerine
gitmesi gerektiğini söyler.
Bir gün Şeyhi Dede Osman Avni Baba Hz.leri
hanımıyla bir pamuk meselesi konuşuyorlardır.
Hanımı "Efendim, bana pamuk lâzım, yatak yapacağım." diyor.
Şeyhi de "Şu anda durumum müsait değil." diyor.
Hanımı da ısrar ediyor.
Şeyhi hanımı tarafından iyice sıkıştırılmış bir durumda iken, sevgili müridi Hacı Ömer Hüdai sırtında bir çuval pamukla kapıyı çalıyor.
Buna pek memnun olan Dede Osman Baba Hz.leri
bir teveccüh ve duada bulunur.
"Bana öyle bir hal oldu ki, O Ulu Sultanım beni geçmiş
124 bin Peygamberin Ruhuyla
bir anda görüştürdü.
Hepsi saçlı idi, bunların içerisinde İbrahim Halilullah saçsız idi."
Kendilerinden çokça keramet zuhur ettiği halde,
keramete değer vermeyip
"Biz kerameti isteyenlere dağıtmışız"
diye buyururlar.
Çevresinde bulunan hırsız, eşkiya, şehvetperest ve benzeri
hayvani ahlâk taşıyan insanların çoğunu
feyizli nasihatları ve himmetleri sayesinde
ıslah edip, güzel amel ve güzel ahlâk
sahibi yapmıştır.
Elazığ’da bir gece evliyalar arasında
vazife taksimi toplantısı yapılır.
Evliyanın birisi bu ümmeti Muhammed’in hocalarını, müezzinlerini
yani okumuş kimseleri terbiye etme isteğinde bulunur.
Başkası "Ben de bu ümmeti Muhammed’in varlıklı ve mevki sahibi kimselerine terbiye ve irşad etmeye talibim" der.
Bunun üzerine Hacı Ömer Hüdai Baba Hz.leri de "Eh bize de ümmeti Muhammed’in fakir ve çok günahkâr kimseleri kaldı" der.
Benim bu dersimi (tarikat tesbihini)
isteyen herkese verin.
Bu tesbihler, alanın ıslahına sebep oldu mu ne alâ,
şayet ıslahı mümkün değilse,
ben bu cevher mesabesindeki tesbihlerimi,
gerdanlık gibi boğazından asılır çeker geri alırım.
O yine itliğiyle kalır.
Meşhur eşkıya Hamızo, gelip Hacı Ömer Hüdai Baba Hz.lerine intisap eder. Huzurunda bulunur, onun soyup attığı meyve kabuklarını feyiz niyetiyle yer. Tez zamanda çok yüksek derecelere kavuşmuş, hamızolukdan çıkıp Hamza Baba lâkabıyla tanınır.
Bir gün Hamza Baba "Efendim evelallah sayenizde Cenabı Hak (C.C.) Hz.leri bizi de bu seviyeye getirdi, size lüzum kalmadı" der. Hacı Ömer Hüdai Baba "Ya öyle mi Hamza? Tekkende köpekler kunlasın" der.
Bilahare Hamza Baba tekke açıp göreve başlamışsa da
tekkesi boş kalmış.
"Benim müridim,
yani manevi terbiyem altındaki bir kimse
herhangi bir nedenle sıkıntıya uğrayıp da
bu sıkıntıdan kurtulmak için benden dua ve yardım istemezse,
bir yüzü kara olsun!
Şayet ister de benden karşılık göremezse
benim iki yüzüm kara olsun"
"Beni vefatımdan sonra ziyaret eden
(yani türbemi ziyaret eden) halk beyninde hacı olmaz ama
Cenabı Hakk (C.C.) ona İnşallahu Teala
bir hac sevabı ihsan buyurur."
"Ben hayatımda kılıfındaki kılıç gibiyim.
Mematımda kılıfından çıkmış kılıç gibiyim"
Halisa kolunun ikinci bir kol piri
Devrinin Gavsı mesabesinde olduğu bilinmektedir.

Nasrun minallahi ve fethun karib, ve beşşirissabirin. YA ALLAH
Ömerül Faruk Bismillahirrahmanirrahim Ebubekir Sıddık
Radiyallahu Anh İnna fetahnaleke fethan Mubina Radiyallahu Anh
La ilahe illallah el hakkul mubin muhammedür Resulullah sadikul vadi emin.
Hüvellezi ersele resulehü bil hüda ve dinil hakki li yüzhirahu aleddini küllihi ve kefa billahi şehida
Hacı Bayram Seyyid Battal AbdulVahab Muhammed Babı
Veli Gazi Gazi Derun
Aliyel Mürteza Vema erselnake illa rahmeten lilalemin Osman Zinnureyn
Radiyallahu Anh El-Hac Ömer Paşa Şeyh Hüdai Radiyallahu Anh
Hacı Ömer Hüdai Baba Hz.lerinin sancağı eski Malatya Camii'ndedir.
Türbe-i Saadetleri
Cenabı Hak (C.C.) sırrını aziz kılsın. (amin, amin, bi hürmeti seyyidel mürselin).
Elazığ Köğenk/Güntaşı Köyü, Elazığ-Bingöl/D300 Karayolu 9 km.


Kaynak
Halisa ve Seçkinleri
Mehmet ALBAYRAK
5. Baskı, 2005, Ankara

bottom of page